SENİN İYİ GAZETECİ OLMAN İÇİN, BENİM ALZAHEİMER OLMAM LAZIM UĞUR DÜNDAR
ANALİZ
----------------------------------------------------------------------
Neymiş, ''ben iyileşene kadar dava açmayacakmış, yazı yazmayacakmış, cevap vermeyecekmiş, iyileşmem için dua edecekmiş''. Sanki biz salağız? İlber Ortaylı yazısını suratına yemeden önce iftiralarla, hakaretlerle dolu yazıyı yazan, yazdıran babam mıydı? O zaman hasta değil miydim?
Kime benziyorsun biliyor musun? Hani şu filmlerde uslu görünüp masa altından tekme atan, sonra da tokadı yiyince ''anne bana vuruyor'' diye yaygara yapan sevimsiz çocuklar var ya, aynen onlara. Seni tanımayan da zannedecek ki, orada sessiz, sakin, efendi gibi duruyorsun Ufuk Güldemir de zavallıya saldırıp duruyor. Mesela o bana iftira dolu yazıları yazdırdığın çocuk var ya, senden gelen ''bilgi'' maillerini avukatıma verdi, biz de savcıya teslim ettik. Yani fena yakalandın bu sefer. Türkiye'nin kuruş vergi borcu olmayan tek televizyonu belki de Habertürk şu anda, yazdırdığın yazılardan utanmıyor musun? Mahkemelik olduklarımız veya irtibata geçmemiş olanlar dışında, kapattığı gazetenin personeline borcunu tamamen ödemiş tek medya patronu olmam gücüne mi gidiyor? Şu anda aileleriyle birlikte en az 500 kişiye ekmek veren, maaşlarını tıkır tıkır ödeyen bir medya grubu yaratmış olmamızdan rahatsız mı oluyorsun?
Sen ancak safoşları kandırırsın orada uslu uslu oturduğuna ve Ufuk Güldemir'in sana durup dururken saldırdığına.
İllber Ortaylı yazısını suratına yemeden iki gün önce önce ''Habertürk'ün sahibi olduğu ileri sürülen'' diye yazıp beni tahrik ettin. Şamarı yeyince de ''Ufuk Güldemir iyileşinceye kadar mahkeme açmayacağım, yeter ki iyileşsin'' diye ''timsah gözyaşı'' döktün.. Habertük'ün sahibi olduğum konusunda tereddütlerin var madem, hadi bul bakalım gerçek sahibini. Gerçek gazeteci, lafının, tezinin, haberinin arkasında durur. Bak mesela ben sana ''kötü gazeteci'' diyorum ve şimdi sana ispatlayacağım kötü gazeteci olduğunu:
1)''Habertürk'ün sahibi olduğu iddia edilen Ufuk Güldemir hasta'' diye yazdığına göre, Ufuk Güldemir'in Habertürk'ün sahibi olduğu konusunda kuşkuların var demektir. O halde ''iyi gazetecilik'' yaparak Habertürk'ün gerçek sahibini ortaya çıkarmak zorundasın.
2)Eğer çıkaramıyorsan, mesleğini iyi icra edemiyorsun, yani ''kötü gazetecisin'' demektir.
3)Eğer Güldemir Habertürk'ün gerçek sahibi de, sen ''iddia ediliyor '' diyorsan, yine ''kötü gazetecilik'' yapıyorsun demektir.
4)Güldemir Habertürk'ün sahibi değil de sen ''iyi gazetecilik '' yaparak gerçek sahibini ortaya çıkaramıyorsan ''kötü'' değil, ''berbat bir gazetecisin'' demektir.
5) Yok Güldemir Habertürk'ün sahibi de, sen bunu içine sindiremediğin için ''Habertürk'ün sahibi olduğu iddia edilen Ufuk Güldemir'' diyerek okurlarını yanıltıyorsan o zaman ''kötü gazeteci'' bile değil, ''non gazetecisin'' demektir.
Anlıyor musun bu karışık cümleleri?
Bırak sicilini, son yazındaki tek bir cümle bile ''kötü gazeteci'' olduğunu ortaya koyuyor. Ama senin ne yapacağını biliyorum: ''Onu ben yazmadım'' diyeceksin. Senin artık ruhunu biliyorum. İkimiz de Show'da çalışırken Show Haber personeline iş teklifi yapardın, ben de seni yakalayıp patronaja konuyu götürdüğümde, patrona ''ben o kişinin haber merkezinde çalıştığını'' bilmiyordum diye kıvırırdın. Benim yönetimimdeki gazeteler, haber merkezleri, senin sızamadığın, yalapşap haber yaptıramadığın tek haber merkezleridir, hatırla..
Beni, senden korkum değil, senden korkmayışım, sana kafa tutuşum zengin etti unutma.
Tıpki dinimiz gibi, mesleğimizin de bir ''şartları'' bir de'' farzları'' vardır. Mesela ''acurracy'' bir şarttır. Eğer yaptığın gazetecilik ''accurate'' değilse , kötü gazetecilik yapmışsın demektir. Buna karşılık ''tüyü bitmemiş yetimin hakkını kötülere karşı korumak'' mesleğimizin olmazsa olmaz şartlarından biri değildir, ama farzdır. Sadece gazeteciliğin değil, insanlığın farzlarından birisidir. ''İyi gazeteci'' olmak için ''kötülere karşı mücadele'' gerekmez, ama ''accurate'' olmak mutlaka gerekir. Eğer ''kötülere karşı mücadele, tüyü bitmemiş yetimin hakını savunmak'' tek başına ''iyi gazeteciliğin'' şartlarından sayılsaydı, o zaman Robin Hood da araştırmacı gazeteci olurdu. O halde neymiş? Araştırmacı gazetecilik yaparken ''accurate reporting'' yapmak mutlaka gerekiyormuş. Sen yetimin hakkını iyi savunuyorsun da, bunu ''acurate'' yapmıyorsun, o yüzden de ''kötü bir gazetecisin.''
Kötü bir gazetecisin ama iyi bir misyoner ve iyi bir televizyoncusun, elindeki malı gayet iyi sunuyorsun, iyi ambalajlıyorsun. Kötü bir gazeteci olup iyi bir televizyoncu olmak kötü bir şey değil ki.. İyi bir televizyoncu olmak az mı önemli? Eğer gerçekten iyi olduğun şeyi vurgularsan kimse seni ''challenge'' edemez. Ama sen olmadığın şeyi vurgulayınca, olduğun seyin sana hatırlatılması tabiidir.
Safoşları hadi kandırıyorsun, ''yeter ki iyileşsin dua ediyorum falan filan'' diye, peki beni nasıl kandıracaksın?
En çok istediğin şey benim ölmem, sen de biliyorsun, ben de.
Sana kötü bir haberim var:
Yaşamayı düşünüyorum.
Kanser bana ''Uğur Dündar iyi gazetecidir'' dedirtmeye yetmez..
Alzaheimer olmam için dua etmek zorundasın.
ANALİZ
----------------------------------------------------------------------
Neymiş, ''ben iyileşene kadar dava açmayacakmış, yazı yazmayacakmış, cevap vermeyecekmiş, iyileşmem için dua edecekmiş''. Sanki biz salağız? İlber Ortaylı yazısını suratına yemeden önce iftiralarla, hakaretlerle dolu yazıyı yazan, yazdıran babam mıydı? O zaman hasta değil miydim?
Kime benziyorsun biliyor musun? Hani şu filmlerde uslu görünüp masa altından tekme atan, sonra da tokadı yiyince ''anne bana vuruyor'' diye yaygara yapan sevimsiz çocuklar var ya, aynen onlara. Seni tanımayan da zannedecek ki, orada sessiz, sakin, efendi gibi duruyorsun Ufuk Güldemir de zavallıya saldırıp duruyor. Mesela o bana iftira dolu yazıları yazdırdığın çocuk var ya, senden gelen ''bilgi'' maillerini avukatıma verdi, biz de savcıya teslim ettik. Yani fena yakalandın bu sefer. Türkiye'nin kuruş vergi borcu olmayan tek televizyonu belki de Habertürk şu anda, yazdırdığın yazılardan utanmıyor musun? Mahkemelik olduklarımız veya irtibata geçmemiş olanlar dışında, kapattığı gazetenin personeline borcunu tamamen ödemiş tek medya patronu olmam gücüne mi gidiyor? Şu anda aileleriyle birlikte en az 500 kişiye ekmek veren, maaşlarını tıkır tıkır ödeyen bir medya grubu yaratmış olmamızdan rahatsız mı oluyorsun?
Sen ancak safoşları kandırırsın orada uslu uslu oturduğuna ve Ufuk Güldemir'in sana durup dururken saldırdığına.
İllber Ortaylı yazısını suratına yemeden iki gün önce önce ''Habertürk'ün sahibi olduğu ileri sürülen'' diye yazıp beni tahrik ettin. Şamarı yeyince de ''Ufuk Güldemir iyileşinceye kadar mahkeme açmayacağım, yeter ki iyileşsin'' diye ''timsah gözyaşı'' döktün.. Habertük'ün sahibi olduğum konusunda tereddütlerin var madem, hadi bul bakalım gerçek sahibini. Gerçek gazeteci, lafının, tezinin, haberinin arkasında durur. Bak mesela ben sana ''kötü gazeteci'' diyorum ve şimdi sana ispatlayacağım kötü gazeteci olduğunu:
1)''Habertürk'ün sahibi olduğu iddia edilen Ufuk Güldemir hasta'' diye yazdığına göre, Ufuk Güldemir'in Habertürk'ün sahibi olduğu konusunda kuşkuların var demektir. O halde ''iyi gazetecilik'' yaparak Habertürk'ün gerçek sahibini ortaya çıkarmak zorundasın.
2)Eğer çıkaramıyorsan, mesleğini iyi icra edemiyorsun, yani ''kötü gazetecisin'' demektir.
3)Eğer Güldemir Habertürk'ün gerçek sahibi de, sen ''iddia ediliyor '' diyorsan, yine ''kötü gazetecilik'' yapıyorsun demektir.
4)Güldemir Habertürk'ün sahibi değil de sen ''iyi gazetecilik '' yaparak gerçek sahibini ortaya çıkaramıyorsan ''kötü'' değil, ''berbat bir gazetecisin'' demektir.
5) Yok Güldemir Habertürk'ün sahibi de, sen bunu içine sindiremediğin için ''Habertürk'ün sahibi olduğu iddia edilen Ufuk Güldemir'' diyerek okurlarını yanıltıyorsan o zaman ''kötü gazeteci'' bile değil, ''non gazetecisin'' demektir.
Anlıyor musun bu karışık cümleleri?
Bırak sicilini, son yazındaki tek bir cümle bile ''kötü gazeteci'' olduğunu ortaya koyuyor. Ama senin ne yapacağını biliyorum: ''Onu ben yazmadım'' diyeceksin. Senin artık ruhunu biliyorum. İkimiz de Show'da çalışırken Show Haber personeline iş teklifi yapardın, ben de seni yakalayıp patronaja konuyu götürdüğümde, patrona ''ben o kişinin haber merkezinde çalıştığını'' bilmiyordum diye kıvırırdın. Benim yönetimimdeki gazeteler, haber merkezleri, senin sızamadığın, yalapşap haber yaptıramadığın tek haber merkezleridir, hatırla..
Beni, senden korkum değil, senden korkmayışım, sana kafa tutuşum zengin etti unutma.
Tıpki dinimiz gibi, mesleğimizin de bir ''şartları'' bir de'' farzları'' vardır. Mesela ''acurracy'' bir şarttır. Eğer yaptığın gazetecilik ''accurate'' değilse , kötü gazetecilik yapmışsın demektir. Buna karşılık ''tüyü bitmemiş yetimin hakkını kötülere karşı korumak'' mesleğimizin olmazsa olmaz şartlarından biri değildir, ama farzdır. Sadece gazeteciliğin değil, insanlığın farzlarından birisidir. ''İyi gazeteci'' olmak için ''kötülere karşı mücadele'' gerekmez, ama ''accurate'' olmak mutlaka gerekir. Eğer ''kötülere karşı mücadele, tüyü bitmemiş yetimin hakını savunmak'' tek başına ''iyi gazeteciliğin'' şartlarından sayılsaydı, o zaman Robin Hood da araştırmacı gazeteci olurdu. O halde neymiş? Araştırmacı gazetecilik yaparken ''accurate reporting'' yapmak mutlaka gerekiyormuş. Sen yetimin hakkını iyi savunuyorsun da, bunu ''acurate'' yapmıyorsun, o yüzden de ''kötü bir gazetecisin.''
Kötü bir gazetecisin ama iyi bir misyoner ve iyi bir televizyoncusun, elindeki malı gayet iyi sunuyorsun, iyi ambalajlıyorsun. Kötü bir gazeteci olup iyi bir televizyoncu olmak kötü bir şey değil ki.. İyi bir televizyoncu olmak az mı önemli? Eğer gerçekten iyi olduğun şeyi vurgularsan kimse seni ''challenge'' edemez. Ama sen olmadığın şeyi vurgulayınca, olduğun seyin sana hatırlatılması tabiidir.
Safoşları hadi kandırıyorsun, ''yeter ki iyileşsin dua ediyorum falan filan'' diye, peki beni nasıl kandıracaksın?
En çok istediğin şey benim ölmem, sen de biliyorsun, ben de.
Sana kötü bir haberim var:
Yaşamayı düşünüyorum.
Kanser bana ''Uğur Dündar iyi gazetecidir'' dedirtmeye yetmez..
Alzaheimer olmam için dua etmek zorundasın.
En son tarafından Paz 30 Ara. - 3:42 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi