ERTUĞRUL ÖZKÖK: NASRALLAH'I İSRAİL'E MİT Mİ İHBAR ETTİ?
Ertuğrul Özkök MİT için yazdı
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün köşe yazısı
--------------------------------------------------------------------------------
ÖZELLİKLE Dışişleri Bakanlığı ve MİT yetkililerine sesleniyorum.Bu yazıyı dikkatle okuyun ve cevabını mutlaka verin.
Hizbullah Lideri Nasrallah, Beyrut’taki İran Büyükelçiliği’nde saklanıyormuş.
"Birileri" bu hayati istihbaratı İsrail’e vermiş.
Kim mi?
Şimdi sıkı durun.
Türk istihbaratı...
Evet, savaşın ortasında MOSSAD’a bu hayati bilgiyi MİT vermiş.
* * *
Bu haber önceki gün merkezi Londra’da bulunan Arap sermayeli "Alşark-Alawsat" Gazetesi’nde yayınlanmış.
Türkiye’de ben dahil kimse farkına varmamış.
Bir kişi hariç...
Bir Türk gazetesinde "köşe yazarlığı" yapan, Suriye asıllı bir kişi.
Dünkü yazısında çok ilginç bir bilgi daha vardı.
Bu haberi yayınlayan Alşark-Alawsat Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Tarık el-Muhayed, hafta başında Türkiye’deymiş.
Hem de kiminle gelmiş?
Suudi Arabistan Kralı Abdullah’la birlikte.
Zamanlamaya dikkat edin.
Gazetesindeki haber, bu ziyaretten sonra yayınlanıyor.
* * *
Bu yazıyı hayretle okudum.
Çünkü içindeki iddia yenilir yutulur cinsten değildi.
Herhalde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün bugün bölgeye yapacağı ziyarette kendisine bu konu sorulacaktır.
Dün akşam saatlerine kadar Dışişleri’nden açıklama gelmemişti.
Ankara’da çalışan gazeteciler bilir.
Bir gazetede "istihbarat birimleri" kaynak gösterildiği zaman hemen MİT üzerine alınır.
Dün oradan da hiç ses çıkmadı.
Acaba neden?
Yaz rehavetinden mi, yoksa ciddiye almamaktan mı?
Hadi Suriye’nin menfaatlerine yeminli sadakatini hiç saklamayan bu "köşe yazarı"nın sözlerini ciddiye almadılar.
Ama ortada Arapça yayınlanan önemli bir gazetenin haberi vardı.
* * *
Olaya bir başka açıdan da bakıyorum.
Türk istihbaratı, son yıllarda çok eleştiriliyordu.
Ortadoğu’da daha çok MOSSAD’ın etkili olduğu ve Türk istihbaratına onun bilgi verdiği inancı hákimdi.
Eğer gazetenin haberi doğruysa, en azından bu açıdan sevindirici.
Demek ki MİT, Nasrallah’ın nerede olduğunu bilecek kadar bölgeye hákimmiş.
Meselenin bir de malum "köşe yazarı"yla ilgili bölümü var.
Türk hükümetine üstü örtülü biçimde dokunduruyor:
"Günümüz dünyasında hiçbir şey saklı kalmıyor ve kalmaz..."
Hafif tehdit kokan bu cümleden sonra bir de uyarı geliyor.
"Aman Türkiye bu Şii-Sünni çatışmasına karışmasın" deyip tavsiyede bulunuyor:
Siz Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün değil, Suriye ile işbirliği yapın.
Ne güzel bir tavsiye değil mi?
Daha düne kadar Abdullah Öcalan’ı, Türkiye’ye karşı en kuvvetli koz olarak kullanan, öz çocuğu gibi besleyen Suriye’yle birlikte olacağız.
* * *
Bizim de ona bir tavsiyemiz var.
Türkiye’nin kıymetini bilsin.
Burası onun pek alışık olmadığı cinsten demokratik bir ülke.
Baksanıza, ülkesinin menfaatini ne kadar cüretle ve pervasızca savunabiliyor.
Suriye Muhaberat’ı bu kadar misafirperver, bu kadar sevecen bir ev sahibi olabilir mi?
Ben bilmiyorum. Bilenlere soruyorum.
Ertuğrul Özkök MİT için yazdı
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün köşe yazısı
--------------------------------------------------------------------------------
ÖZELLİKLE Dışişleri Bakanlığı ve MİT yetkililerine sesleniyorum.Bu yazıyı dikkatle okuyun ve cevabını mutlaka verin.
Hizbullah Lideri Nasrallah, Beyrut’taki İran Büyükelçiliği’nde saklanıyormuş.
"Birileri" bu hayati istihbaratı İsrail’e vermiş.
Kim mi?
Şimdi sıkı durun.
Türk istihbaratı...
Evet, savaşın ortasında MOSSAD’a bu hayati bilgiyi MİT vermiş.
* * *
Bu haber önceki gün merkezi Londra’da bulunan Arap sermayeli "Alşark-Alawsat" Gazetesi’nde yayınlanmış.
Türkiye’de ben dahil kimse farkına varmamış.
Bir kişi hariç...
Bir Türk gazetesinde "köşe yazarlığı" yapan, Suriye asıllı bir kişi.
Dünkü yazısında çok ilginç bir bilgi daha vardı.
Bu haberi yayınlayan Alşark-Alawsat Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Tarık el-Muhayed, hafta başında Türkiye’deymiş.
Hem de kiminle gelmiş?
Suudi Arabistan Kralı Abdullah’la birlikte.
Zamanlamaya dikkat edin.
Gazetesindeki haber, bu ziyaretten sonra yayınlanıyor.
* * *
Bu yazıyı hayretle okudum.
Çünkü içindeki iddia yenilir yutulur cinsten değildi.
Herhalde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün bugün bölgeye yapacağı ziyarette kendisine bu konu sorulacaktır.
Dün akşam saatlerine kadar Dışişleri’nden açıklama gelmemişti.
Ankara’da çalışan gazeteciler bilir.
Bir gazetede "istihbarat birimleri" kaynak gösterildiği zaman hemen MİT üzerine alınır.
Dün oradan da hiç ses çıkmadı.
Acaba neden?
Yaz rehavetinden mi, yoksa ciddiye almamaktan mı?
Hadi Suriye’nin menfaatlerine yeminli sadakatini hiç saklamayan bu "köşe yazarı"nın sözlerini ciddiye almadılar.
Ama ortada Arapça yayınlanan önemli bir gazetenin haberi vardı.
* * *
Olaya bir başka açıdan da bakıyorum.
Türk istihbaratı, son yıllarda çok eleştiriliyordu.
Ortadoğu’da daha çok MOSSAD’ın etkili olduğu ve Türk istihbaratına onun bilgi verdiği inancı hákimdi.
Eğer gazetenin haberi doğruysa, en azından bu açıdan sevindirici.
Demek ki MİT, Nasrallah’ın nerede olduğunu bilecek kadar bölgeye hákimmiş.
Meselenin bir de malum "köşe yazarı"yla ilgili bölümü var.
Türk hükümetine üstü örtülü biçimde dokunduruyor:
"Günümüz dünyasında hiçbir şey saklı kalmıyor ve kalmaz..."
Hafif tehdit kokan bu cümleden sonra bir de uyarı geliyor.
"Aman Türkiye bu Şii-Sünni çatışmasına karışmasın" deyip tavsiyede bulunuyor:
Siz Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün değil, Suriye ile işbirliği yapın.
Ne güzel bir tavsiye değil mi?
Daha düne kadar Abdullah Öcalan’ı, Türkiye’ye karşı en kuvvetli koz olarak kullanan, öz çocuğu gibi besleyen Suriye’yle birlikte olacağız.
* * *
Bizim de ona bir tavsiyemiz var.
Türkiye’nin kıymetini bilsin.
Burası onun pek alışık olmadığı cinsten demokratik bir ülke.
Baksanıza, ülkesinin menfaatini ne kadar cüretle ve pervasızca savunabiliyor.
Suriye Muhaberat’ı bu kadar misafirperver, bu kadar sevecen bir ev sahibi olabilir mi?
Ben bilmiyorum. Bilenlere soruyorum.