İsrail İran'ı denizaltından mı vuracak?

İsrail İran’ı denizaltından mı vuracak?
İran tehdit ediyor, İsrail hazırlanıyor.. Peki İsrail İran’ı denizaltından mı vuracak?

11 Ağustos 2006 13:37


İsrail'in geçen yıl Almanya'dan satın aldığı nükleer kapasiteli üç denizaltıda bazı değişiklikler yaptığı ve İran'ı füze menziline almak üzere Basra Körfezi'ne yollamaya hazırlandığı ileri sürüldü.

World Net Daily'de yer alan habere göre, Alman mühendisler, birkaç haftadır bulundukları İsrail'de, SSK Dolphin (Yunus) sınıfı saldırı denizaltıları üzerinde çalışıyordu. Almanya'nın İsrail'e geçen yıl sattığı, nükleer saldırı kapasiteli üç denizaltı, olası bir harekata yönelik olarak Alman mühendisler tarafından hazırlandı. Daha önce Hint Okyanusu'nda devriye görevi yapan denizaltılardan birinin İsrail'in Hayfa limanında, diğerinin de Lübnan açıklarında demirli olduğu, son birkaç haftadır servise tabi tutulduğu iddia edildi. Güvenlik kaynaklarına dayandırılan habere göre, Alman mühendisler, denizaltılara daha geniş yakıt tankları monte etti. Denizaltıların torpido yuvaları da genişletildi. Böylece üç adet denizaltı, İsrail limanlarından Basra Körfezi'ne dek sadece tek yakıt ikmali yaparak ulaşabilecek ve kendisine yönelecek destroyer tehdidini savuşturabilecek hale geldi. Yaklaşık 350 metre derinliğe inebilen, dizel yakıtlı, Alman yapımı Dolphin denizaltıları, 12 bin kilometrenin üzerinde bir menzile sahip.

DİPLOMATİK GARANTİ

Güvenlik kaynakları, yapılan bu değişikliklerin İsrail'in askeri gündemiyle ilgisi olmadığını savunsa da, İsrail hükümetinin denizaltıları İran'ı vurabilecek bir noktaya göndermek için diğer ülkelerle görüştüğünü kabul ediyor. Gazete, "İsrail'in Akdeniz'den Basra Körfezi'ne ulaşımı diplomatik yollardan garanti altına aldığını" belirterek, İsrail savaş gemilerinin Süveyş Kanalı'ndan geçişine resmen izin vermeyen Mısır hükümetinin bu kez böyle bir harekete ses çıkarmayacağını ima etti. Ayrıca İsrail'in, denizaltılarının Süveyş Kanalı'ndan geçişinden sonra, Kızıldeniz kıyısındaki Eritre'de yakıt ikmali yapmaları için gerekli izinleri de aldığı iddia edildi. Basra Körfezi'ne yerleşecek denizaltılar, nükleer tehdidini sürdüren İran'a karşı bir misilleme kozu olarak bekletilecek.

İRAN'A KARŞI YENİ KOZ

İsrail'in, İran'a yönelik "önleyici saldırı" stratejisinin nükleer kapasiteli denizaltılara yoğunlaşacağı, 2004 yılı sonundan beri konuşulmaya başlamıştı. Sorunlu bir sürecin ardından da olsa Almanya'dan satın alınan Dolphin denizaltıları, bu ülkenin bölgedeki müttefiklerinden İran'a karşı kullanılırsa yeni bir tartışma doğacak. İsrailli yetkililer, denizaltıların İran'a yönelik nükleer bir saldırıda kullanılabileceğini şimdilik kabul etmiyor. Fakat siyasi yorumculara göre bu denizaltılar Basra'ya yaklaştıkça, nükleer programı tartışma konusu olan Tahran Yönetimi'ne karşı İsrail'in elinde yeni bir koz belirecek. İran'ın bu sayede nükleer programını durdurmaya yanaşması da olası.

Almanya'nın İsrail için yaptığı gizli denizaltı
İsrail'e en çok silah satan AB üyesi ülke olan Almanya...

11 Ağustos 2006 11:53


www.gazeteci.tv Almanya’nın İsrail için gizli olarak yaptığı denizaltının fotoğrafını buldu.Almanya İsrail’e milyonlarca euroluk bomba,torpido,füze ve hafif tank satıyor.

ÇOK GİZLİ DENİZALTI
Yukarıdaki Fotoyu tıkla büyük gör:Almanya Kiel’deki HDW Tersanesi’nde İsrail için yapılan 2 Dolphin sınıfı denizaltıdan biri.Bu denizaltı,güdümlü torpido,Harpoon füzesi ve Cruise füzesi atabiliyor.Cruise’ler nükleer başlık takabiliyor!Denizaltının tüm silahları Amerikan yapımı.Ben 1996 da ATV için Kiel’deki bu tersaneye gittim.Amacım tersanede çalışan Türk işçileriyle röportaj yapmaktı.Çekimler sırasında bu denizaltıları farkettim ve çektim.Boylarının küçüklüğü ve etraflarıdaki güvenlik önlemleri dikkatimi çekmişti.15 gün Almanya’da kalmıştım 18 kaset doldurmuştum.Ne varki bir gazetecinin başına gelecek en kötü olayı yaşadım.Berlin Tegel Havalimanı’nda THY standında bir tek türk yoktu!Almanlar kasetlerin ve teknik malzemelerin bulunduğu çantayı uçağa yanıma almama izin vermediler.İstanbul Atatürk Hava Limanı’na indiğimde, benim teknik çanta uçaktan çıkmadı.Koca uçakta bir tek benim çanta kayboldu.50 bin dolarlık emeğim ve malzemem tüm aramalarıma rağmen bulunamadı.Çantayı kimin yediğini tahmin etmek zor değil!Ama asıl üzüldüğüm, o zamanki ATV yönetimi ve Türk güvenlik makamlarının duyarsızlığıdır.Çok ince bir opereasyonla içedilen bu çalışmam hala içimde kalan bir ukdedir.Kasetlerde neler vardı neler.Bu yüzden tekrar gitmek zorunda kaldım ama ayni şeyleri toplayamadım.Daha önce girdiğim yerlere sokmadılar.

ALMANYA GÜNAH MI ÇIKARIYOR?
Almanya, İsrail’e Amerika’dan sonra en çok silah ve mühimmat satan ülke.Almanya bir ara Türkiye’ye "Güneydoğu’da kullanılıyor" diye hiç bir askeri malzeme satmıyordu.2000 öncesi eski Doğu Alman zırhlı personel taşıyıcılarını bile sattırmayan Almanya.Koyduğu silah ambargosunu tabancaya kadar indirgemişti. Şimdi verdiği bombaların,füzelerin Lübnan Halkı üzerinde denenmesine ses çıkarmıyor.İsrail Almanya’dan, milyonlarca euroluk mühimmatın yanında, savaş gemisi,uçak ve füzelerde kullanılan, bazı kritik malzemeyi de sağlıyor.İsrail Denizaltıları Almanya Kiel’deki HDW tersanelerinde yapılıyor.Bir ara Türkiye’nin gırtlağını sıkan Almanya’daki silah satışlarını kontrol eden kurumlardan "tık" yok.Alman Basını’da öylesine suskun.Çünkü karşılarındaki ülke İsrail,hani İkinci Dünya Savaşı’nda soykırıma uğrattıkları halkın devleti. Almanya bir tür günah mı çıkarıyor? (Tuncer Bahçivan)

KANLI ALIŞVERİŞ!
İsrail – Almanya arasındaki özel ilişkiler, Alman hükümetinin dikkatli bir dil kullanmasına neden oluyor. Yeşiller Partisi ise Lübnan’daki saldırıların ardından, İsrail’e yapılan silah satışının gözden geçirilmesini istedi.

1991 yılında Saddam Hüseyin, Kuveyt’e girdiğinde, İsrail’e de saldırılar düzenlemişti. İsrail’de halk, Irak’tan fırlatılan Scud füzeleri dolayısıyla tüm gün çalan sirenlerle paniğe kapılmış, sığınak aramaya başlamıştı. Bu zor döneminde İsrail ordusu, kendisini Almanya’dan gönderilen Patriot füzeleri ile korumuştu. 2003 yılında ABD Irak’a girdiğinde de İsrail, savunmasında Alman malı füzelere güvenmişti.

Patriot füzeleri dışında Almanya, İsrail’e aslında daha çok silah ve mühimmat, ayrıca teknoloji satıyor. Parçaları bir araya getirmek, monte etmek ve savaş tekniğine dönüştürmek İsrail tarafından gerçekleşiyor. Federal hükümetin 2004 yılı askeri donanım raporuna göre, Almanya, İsrail’e 14 milyon 770 bin yuro değerinde donanma malzemesi satışı gerçekleştirmiş.

Bunların üçte biri denizaltılarda kullanılan koordinat saptama ve yön belirlemek için kullanılan aletlerden oluşuyor. Bu bilgilere göre, 6 milyon 800 bin Euro silah, bomba ve torpido satışından elde edilmiş. Almanya, 17 milyon 300 bin Euro dolayındaki donanma geliri de İsrail’e askeri kara cihazları ve panzer satışından sağlanmış.

İsrail’in, ABD’den satın aldığı askeri teçhizat, donanım ve teknoloji ise ağırlıklı olarak kendisinin üretemediği, geliştirilmiş askeri uçak ve helikopterlerden oluşuyor. Lübnan’a saldırılarda kullanılan F-16 uçakları ve Apaçi helikopterleri buna örnek verilebilir.

Ancak bunlarda da hedef alınan noktaların yerinin tam olarak saptanmasında kullanılan kızılötesi teknolojiye yönelik parçalar Almanya’dan gönderiliyor. İsrail, uydu ve lazer teknolojisi sayesinde fırlattığı füzeleri ise İskoçya’dan satın alıyor.

Almanya’nın İsrail’e sattığı donanım malzemesinin miktarı ve çeşidi çok olmasına rağmen prensipte şimdiye dek reddedilen bazı silah ve mühimmat satışı da hakim. Buna Filistinliler’e karşı kullanılan bazı tank ve silahları saymak mümkün. Berlin hükümeti, İsrail’in varolma hakkını tarihi ve ahlaki sebeplerle desteklese de, Filistin direnişini kırmada kullanılanılabilecek silah satışına şimdiye dek sıcak bakmıyordu.

Atlantikötesi Güvenlik Bilgi Merkezi Başkanı Ottfried Nassauer, Dingo adlı tankların buna örnek olduğunu belirtiyor. Nassauer, İsrail askerlerinin Hizbullah milislerince kaçırılmasının ardından Alman hükümetinin, deneme amaçlı da olsa Dingo tanklarının İsrail’e satışına yeşil ısık yaktığını belirtiyor.

Nassauer’ın verdiği bilgiler şöyle: “Almanya’dan İsrail’e satılan askeri donanım malzemeleri, Savaş Silahları Satışını Kontrol Anlaşması ve Dış Ekonomi Yasası ile uyum içinde olmalı. Maalesef bu ikisi yasal anlamda bağlayıcılığı olmayan, ancak politik açıdan önem taşıyan düzenlemeler. Kararın zor olduğu durumlarda ise Alman hükümeti genelde inisiyatifi İsrail yararına kullanıyor ve silah ihracatına izin veriyor. Türkiye gibi İsrail de, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, izin verilenden daha çok silah ve mühimmat alabiliyor.”

Mechthild Brockkamp (DW)
http://www.haber3.com/www.gazeteci.tv