VATAN FORUM

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
VATAN FORUM

Türkiyemiz ve Dinimiz üzerinde oynanan hain planı gazete kupürleriyle açıklıyoruz


    ATV VE SABAH NEDEN SATILIYOR

    Admin
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1196
    Kayıt tarihi : 15/07/06

    Character sheet
    Field1: 2

    ATV VE SABAH NEDEN SATILIYOR Empty ATV VE SABAH NEDEN SATILIYOR

    Mesaj tarafından Admin Çarş. 11 Ocak - 0:56

    ATV VE SABAH NEDEN SATILIYOR Atv-ve-sabah-neden-satiliyor-0901121200_l
    09.01.2012 13:09

    Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Sönmez ATV ve Sabah'ın neden
    satışa çıkarıldığını, AKP'nin 10 yıla yakın süredir medya üzerinde
    kurduğu denetimi açıklayarak yazdı.

    İşte ATV ve Sabah satılma nedeni:

    AKP iktidarının 2008’in başında, ihaleye ikinci bir firma sokmadan,
    TMSF’den, hem de devlet bankalarına kredi musluklarını açtırarak RTE’nin
    damadının yönettiği Çalık Grubu’nun bünyesine geçirdiği ve kaç yıldır
    tepe tepe kullandığı Sabah-ATV grubu, satışa çıkarıldı. Satış için
    Goldman Sachs yetkilendirildi ve ilk teklifler 18 Ocak’a kadar alınacak.

    Hatırlayalım, Dinç Bilgin’in kurucusu olduğu bu medya grubu,
    Bilgin’in banka hortumlama ihtirası ile suç batağına saplanmasının
    ardından TMSF’ye geçmiş, bir ara Ciner ile Doğan Grubu arasında paylaşım
    kavgası konusu yapılmış, ama en sonunda TMSF, patronajında tuttuğu bu
    ikinci büyük medya grubunu, her alanda, YÖK’te, sendikal alanda,
    yargıda, poliste... güç yığınağına girişen AKP iktidarının emrine
    sunmuştu. Açılan ihaleye yerli-yabancı ikinci bir firma girmemiş,
    girememişti ve bu tek talipli satışta, Sabah-ATV, RTE’nin yakın ahbabına
    ait, damadı Berat Albayrak’ın yönettiği Çalık Grubu’na devredilmişti.
    Açıklamalara göre, yaklaşık 1 milyar 250 milyon dolara satış
    gerçekleşmişti ve bunun 750 milyon dolarlık bölümü, devlet bankaları
    Halk Bankası ve Vakıflar Bankası’ndan; 125 milyon doları Katar
    Emiri’nden gelmişti. Bu durumda, 375 milyon doların Çalık’ın kendi
    kaynaklarından ödenmiş olması gerekiyordu. Ama, öyle olup olmadığını
    bilmiyoruz. Bilinen şuydu: Bu grubun AKP iktidarının dolaylı kontrolüne
    geçişiyle beraber, zaten fincancı katırlarını pek ürkütmemekte olan TMSF
    patronajındaki Sabah-ATV, iyice araçsallaşmış ve iktidarın hık deyicisi
    durumuna gelmişti.

    Ele geçirilişi itibarıyla, dost düşman herkese, “Bu kadar da olmaz”
    dedirten bu el değiştirmenin ardından, AKP lideri, Doğan’ın medya
    gücünün dengelenmesi gerektiğini düşünüyor, dolayısıyla bu operasyon
    için “Fena mı oldu” ifadesini kullanıyordu.

    RTE, bir yandan ‘Cemaat’ ile birlikte, yeni TV kanalları, gazeteler
    vs. ile medya alanını genişletirken, kamu kurumu TRT’yi ve AA’yı iyice
    borazan durumuna getirdi. Rakibi gördüğü “merkez medya”yı ise küçülmeye
    zorladı ve yaptı da...

    ***

    Çok değil, geçen yılın 18 Kasımı’nda Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,
    Hürriyet Tower’ın toplantı salonunda, gazete yönetiminin davetiye
    çıkardığı işadamlarıyla gazetecilere ekonominin durumunu anlatmak üzere
    çağrılıydı. Ev sahibesi olarak “Hoş geldiniz” konuşması yapan Hürriyet’in Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Babacan’a ve iktidarına büyük övgüler düzüyor ve “İşlerimiz
    8 yıldır tıkır tıkır gitti. Türkiye bulunduğu coğrafyada tek büyüyen
    ülke durumunda. Sayın Babacan önümüzdeki yıllarda da işlerin böyle gidip
    gitmeyeceğini bize anlatacak”
    diyerek Babacan’a şükranlarını ifade
    ediyordu. Bu buluşma ve takdim biçimi, Doğan’ı çeşitli vergi
    denetimleriyle köşeye sıkıştırıp onu istediği kıvama getiren AKP
    iktidarına, “Kentin anahtarlarını teslim etme töreni” gibiydi. Babacan, zaferinin tadını çıkartırken hemen herkesin aklına, “Bizim kültürümüzde biat etmek yoktur”
    efelenmesi yapan Aydın Doğan’ın sözleri geliyordu. “Büyük lokma ye,
    büyük konuşma” sözü böylesi durumlar için söylenmişti herhalde. Fillerin
    tepişmesinde devran dönmüştü, devir AKP devriydi artık. Doğan, kısa
    sürede her alanda küçültüldü. Petrol Ofisi sattırıldı. Milliyet, Vatan
    elden çıkartıldı, Radikal, “murdar” edildi. Star, “Uğur Dündar
    belası”ndan ayıklanmış halde bünyeden çıkartıldı. Makul ölçülere
    düşürülen Doğan’ın ardından, RTE’ye her fırsatta bağlılığını bildiren
    Şahenk’in Doğuş Medya Grubu, tam da RTE’nin istediği formata getirildi.
    12 Haziran seçimlerinin ardından NTV adeta hadım edildi. Sterilize
    edilmiş Star da bu gruba teslim edildi. Geriye kim kalmıştı ki zaten?
    Ciner’e kaşları çatmak yetiyor, mesela, Ece Temelkuran gibi münafıkların
    bir işarette işine son verdirmek zor olmuyordu. Karamehmet’in sorun
    olması söz konusu olamazdı. Geriye kalan herkese haddi bildirilmişti
    artık. O zaman sağda solda, hele ki son zamanlarda dış basında dile
    dolanan Sabah-ATV’yi, bu şaibesiyle elde tutmanın, bu çirkin görüntüyle
    fotoğraf vermenin ne gereği vardı... Pekâlâ elden çıkarılabilirdi. Hem,
    boşuna kaynak yutuyordu. Götürüsü, getirisinin çoktan üstüne çıkmıştı.
    Beklenen misyon, üstünde kontrol kurulan medya ortamında artık yerine
    getiriliyordu nasılsa. Üstelik, grup, tanıdık birine devredilebilirdi.
    Mesela, Amerikalılara RTE için kefil olan, “Deliğe süpürmeyin, kullanın”
    diyen Cüneyd Zapsu adı ortalıkta dolaşıyordu. Zapsu’nun danışmanlığını
    yürüttüğü Texas Pacific pek hevesliydi Sabah-ATV’yi almaya... Ülker bile
    arzı endam edebilirdi.

    Mustafa Sönmez/Cumhuriyet

    Odatv.com
    http://www.odatv.com/n.php?n=atv-ve-sabah-neden-satiliyor-0901121200#.TwzbPKRA4mA.facebook

      Similar topics

      -

      Forum Saati Salı 7 Mayıs - 10:44