Salı, 10 Ocak 2012 01:35
Mehmet Ali Birand Twitter'dan, "Bir eski genelkurmay başkanının yargılanması
ülke demokrasisi için son derece doğru ve ileri bir adımdır. Ancak, bu önemli gelişmeyi uzun tutukluluk süreleri ve Başbuğ'un çete
kurmak-terör örgütü oluşturmakla suçlanması gölgeliyor." diyerek bu konu
hakkındaki görüşünü beyan etti.
Yani Mehmet Ali Birand'a göre, İlker Başbuğ'un yargılanması,
Türkiye'de demokrasinin ilerlediğinin bir göstergesi. Peki bu ilerleyen
demokrasi hangi demokrasi?
Öğrencilerin dövüldüğü, genç bir kadının, polis tekmeleri yüzünden çocuğunu düşürdüğü bir demokrasi mi?
Kendi halkını bombalayıp gerçek teröristlerin ayağına mahkeme götürüp 15 dakikada serbest bırakan demokrasi mi?
Hiçbir delil, şüphe ve hatta suçlama bile yokken, insanların yıllardır tutuklu bulunduğu demokrasi mi?
Deniz Yıldırım'dan Soner Yalçın'a, Doğu Perinçek'ten Mustafa Balbay'a, bu ülkenin aydınlarının zorla susturulduğu demokrasi mi?
AKP'ye yalakalık yapmak yerine muhalefet eden herkesin işine son
verildiği, evlerinin, iş yerlerinin arandığı, sevmedikleri herkesin
dinlendiği bir demokrasi mi?
"Kemalist rejimi yıktık" diyebilme cesaretini kendisinde bulan sapığa
hiçbir müdahalede bulunulmazken, cemaat yapılanmalarıyla mücadele eden
Hanefi Avcı'nın yaşama özgürlüğünün elinden alındığı demokrasi mi?
Sansür demokrasisi mi? Yasak demokrasisi mi? Tehdit demokrasisi mi?
Sayın Mehmet Ali Birand, "Demokrasi ilerliyor" demişsiniz ama ülkede
ilerleyecek ya da gerileyecek bir demokrasi yok artık! AKP
diktatörlüğünün ülkeyi korku devleti haline getirdiğini gerçekten
göremiyor musunuz, yoksa görmek mi istemiyorsunuz merak ediyorum
doğrusu.
Umarım, "Yanılmışız" dediğiniz zaman, yanılma hakkınız da elinizden alınmış olmaz.
Kağan Kaya
tgb.gen.tr
http://www.tgb.gen.tr/tgbnin-gozuyle/198-kagan-kaya/5687-demokrasi-ilerliyor
Mehmet Ali Birand Twitter'dan, "Bir eski genelkurmay başkanının yargılanması
ülke demokrasisi için son derece doğru ve ileri bir adımdır. Ancak, bu önemli gelişmeyi uzun tutukluluk süreleri ve Başbuğ'un çete
kurmak-terör örgütü oluşturmakla suçlanması gölgeliyor." diyerek bu konu
hakkındaki görüşünü beyan etti.
Yani Mehmet Ali Birand'a göre, İlker Başbuğ'un yargılanması,
Türkiye'de demokrasinin ilerlediğinin bir göstergesi. Peki bu ilerleyen
demokrasi hangi demokrasi?
Öğrencilerin dövüldüğü, genç bir kadının, polis tekmeleri yüzünden çocuğunu düşürdüğü bir demokrasi mi?
Kendi halkını bombalayıp gerçek teröristlerin ayağına mahkeme götürüp 15 dakikada serbest bırakan demokrasi mi?
Hiçbir delil, şüphe ve hatta suçlama bile yokken, insanların yıllardır tutuklu bulunduğu demokrasi mi?
Deniz Yıldırım'dan Soner Yalçın'a, Doğu Perinçek'ten Mustafa Balbay'a, bu ülkenin aydınlarının zorla susturulduğu demokrasi mi?
AKP'ye yalakalık yapmak yerine muhalefet eden herkesin işine son
verildiği, evlerinin, iş yerlerinin arandığı, sevmedikleri herkesin
dinlendiği bir demokrasi mi?
"Kemalist rejimi yıktık" diyebilme cesaretini kendisinde bulan sapığa
hiçbir müdahalede bulunulmazken, cemaat yapılanmalarıyla mücadele eden
Hanefi Avcı'nın yaşama özgürlüğünün elinden alındığı demokrasi mi?
Sansür demokrasisi mi? Yasak demokrasisi mi? Tehdit demokrasisi mi?
Sayın Mehmet Ali Birand, "Demokrasi ilerliyor" demişsiniz ama ülkede
ilerleyecek ya da gerileyecek bir demokrasi yok artık! AKP
diktatörlüğünün ülkeyi korku devleti haline getirdiğini gerçekten
göremiyor musunuz, yoksa görmek mi istemiyorsunuz merak ediyorum
doğrusu.
Umarım, "Yanılmışız" dediğiniz zaman, yanılma hakkınız da elinizden alınmış olmaz.
Kağan Kaya
tgb.gen.tr
http://www.tgb.gen.tr/tgbnin-gozuyle/198-kagan-kaya/5687-demokrasi-ilerliyor