VATAN FORUM

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
VATAN FORUM

Türkiyemiz ve Dinimiz üzerinde oynanan hain planı gazete kupürleriyle açıklıyoruz


    AKP´nin Kürt devleti

    Admin
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1196
    Kayıt tarihi : 15/07/06

    Character sheet
    Field1: 2

    AKP´nin Kürt devleti  Empty AKP´nin Kürt devleti

    Mesaj tarafından Admin Ptsi 23 Ağus. - 8:06

    AKP´nin Kürt devleti


    Orhan Karataş
    16.02.2007


    Doğan grubuna ait iki gazetenin dünkü manşetlerini yan yana koyalım. Hürriyet gazetesinin manşeti, "Iraklı Kürtlere ilk sıcak mesaj." Milliyet gazetesinin manşeti ise; "Kerkük diken üstünde." Haberlerin ayrıntılarından da kısaca hatırlatalım. Hürriyet'in haberine göre Başbakan Erdoğan, "Kuzey Irak'taki bölgesel Kürt hükümetiyle ilişkileri geliştirecek adımlar atılabilir" demiş. Milliyet gazetesi ise Saddam'ın dozerlerinin altında kalan Türkmenlerin, şimdi de Kürtlerin baskısıyla aynı zulmü yaşadıklarını anlatan bir yazı dizisini manşetine taşımış. Bilmem başka bir şey söylemeye gerek var mı? İşte size Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'nin, bu ülkeyi nasıl yönettiklerini, ne kadar milliyetçi olduklarını, kimin hesabına çalıştıklarını çok net biçimde ortaya koyan net bir fotoğraf. Türkmenler, Kürtlerin baskı ve zulmü altında yok edilme tehlikesi yaşarken, AKP hükümeti aynı Kürtlerin kurduğu devletle ilişkileri geliştirecek adımlar atmaya hazır olduğunu duyuruyor.
    4 yılda geldiğimiz nokta
    AKP öncesinde Kuzey Irak'da Kürt devleti kurulmasını, Türkmenlere yönelik bir hareketi ve bölücü örgütün bölgede yuvalanmasını asla kabul etmeyeceğimizi, bunların kırmızı çizgilerimiz olduğunu ve bu çizgilerin çiğnenmesini savaş sebebi sayacağımızı, bütün dünyaya ilan etmiştik. AKP ile geçen 4 yılın sonunda gelinen noktada, Türkmen varlığı yok edilmiş, bölge PKK'nın merkez üssü haline gelmiş ve Kürt devleti resmen kurulmuş durumdadır. Bu kadarla da kalmıyor ve Türkiye Cumhuriyetinin başbakanı bu Kürt devletini tanıyacak adımlar atmaya hazırlandığını ilan ediyor.
    BOP Eşbaşkanlığının gereği
    Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı olmak yerine, BOP Eşbaşkanlığına sarılan bir liderden başka türlü bir hareket tarzı beklemek, zaten mümkün değildi. Bay Erdoğan, üstlendiği görevin gereği olarak, BOP patronlarının istek ve talimatları doğrultusunda hareket etmek mecburiyetinde olduğunu, bu son sözleriyle Türk milletine de net biçimde göstermiştir. Nedir BOP patronlarının, yani ABD'nin istek ve talimatları? Bunu anlamak için Tayyip Erdoğan'ın sırdaşı, yardımcısı ve halefi olan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün daha birkaç önce tamamlanan ABD gezisinde olanlara bakmak, yeterli olacaktır. Bu geziyle ilgili olarak 9 Ocak tarihli yazımızda şunları yazmıştık: "Dışişleri Bakanı, Recep Tayyip Erdoğan sonrasında partinin başına geçebilmek için ABD'den icazet almaya uğraşıyor. ABD'nin vereceği icazetin bedeli olarak, bırakın PKK'yı bitirmeyi, Ermeni tasarısını reddetmeyi, Kuzey Irak'da kurdurduğu kukla Kürt devletini, NATO maskesi altında Türk askeriyle garantiye almanın hesaplarını yapıyor. Abdullah Gül'ün, ABD'den bu ağır ve kabul edilemez faturayla döneceği, bugünden bellidir."
    Plan gayet açık

    Aradan sadece bir hafta geçti. Başbakan, bölgesel Kürt hükümetiyle ilişki kurulabileceğini söylüyor. Neyin karşılığında? Kendisinin Cumhurbaşkanı, Abdullah Gül'ün de partinin başına geçmesi karşılığında. BOP Eşbaşkanlığının devam etmesi ve ABD'nin AKP'ye her türlü desteği vermesi karşılığında. Türk milletinin gözünü boyayabilmek için Kürt devletini garantiye aldıktan sonra, PKK ile göstermelik bir müdahale karşılığında. Plan gayet açık. Recep Tayyip ve Abdullah Gül kendi hesaplarını hayata geçirecekler. ABD'de kendilerine gerekli desteği verip, bu hesaplara ulaşmalarını kolaylaştıracak. Bunun bedeli olarak da, Türkiye Kürt devletini tanıyacak ve koruyacak. ABD'nin İran'a müdahale dahil bölgedeki bütün hesap ve planları için her türlü imkanı sağlayacak. Bu hazin gidişi Türk milletinden saklamak için ABD ve Barzani, PKK'ya karşı göstermelik bir temizlik başlatacak.
    İsrail'in rolü
    Böyle bir planın içinde İsrail'in olmayacağını düşünmek aptallık olur. Bütün bu gelişmelerin yaşandığı bir sırada, İsrail Başbakanı Olmert'in Ankara'ya gelmesi bir tesadüf değildir. Nitekim, İsrail'de yaptığı işlerle "yılın işadamı" seçilen Ahmet R. Yılmaz, gayet net biçimde bu planda İsrail'in rolünü ortaya koyuyor. ABD'deki Ermeni tasarısının altında İsrail'in parmağı bulunduğunu açıklıyor. İsrail'in bu tasarıyı kullanarak Türkiye üzerindeki baskı oluşturduğunu ve pazarlık gücünü arttırdığını söylüyor. ABD ve İsrail'in çapraz baskısı altında kalan Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ikilisi de hem üstlendikleri Eşbaşkanlık görevinin gereği olarak, hem de kendi geleceklerinin garantisi olarak istenilen herşeyi emir sayıp, Türkiye'nin 85 yıllık politikalarını, vazgeçilmezlerini, savaş sebebi sayacağını dünyaya ilan ettiği önceliklerini, bir çırpıda yerle bir edip, ülkeyi sonu belirsiz bir maceraya sürüklüyorlar. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, bu kadarla da kalmayacaktır. Hesapların tutması ve Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı, Abdullah Gül'ün başbakan olarak kalması durumunda, planın ikinci kısmı da devreye girecek ve Türkiye üzerindeki hesaplar masaya sürülecektir. PKK'ya, "şimdilik geri çekilin ve ortalıkta görünmeyin. Günü gelince gereği yapılacaktır" denilmiş olması kuvvetle muhtemeldir.
    Gafletin ispatı
    AKP var oldukça, bu ülke, bu millet faydasına olacak zerre kadar bir şey beklemek beyhudedir. Her geçen gün çok ciddi bir kayıptır. Bütün bunlar bir iddia değildir. Yahudi Barzani'ye kurdurulan ve Türkiye için çok ciddi bir tehlike haline gelen Kürt devletinin kabulü noktasına kadar gelen gelişmeler, bunun son ve en vahim örneğidir. Gaflet, herkesin görüp anlayacağı gelişmelerle belgeli ve ispatlıdır.

    http://www.ortadogugazetesi.net/makale_goster.asp?id=1908&yazid=33

      Forum Saati Salı 14 Mayıs - 11:49