VATAN FORUM

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
VATAN FORUM

Türkiyemiz ve Dinimiz üzerinde oynanan hain planı gazete kupürleriyle açıklıyoruz


2 posters

    "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar"

    Admin
    Admin
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1196
    Kayıt tarihi : 15/07/06

    Character sheet
    Field1: 2

    "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar" Empty "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar"

    Mesaj tarafından Admin Perş. 26 Şub. - 20:29

    “Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar”
    “Emin Çölaşan’ı Akşam’da yazdıracaktım ama hükümet engelledi” “29 Mart’tan sonra İMF ile anlaşma imzalanacak..”
    26 Şubat 2009 / 17:23
    "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar" 257180
    Abbas Güçlü ile Genç Bakış’ın Marmara Üniversitesi’nden yayınlanan dün geceki bölümünde iletişim öğrencileri, gazeteciler ve uzman konuklar medya-siyaset ilişkileri ile basın özgürlüğü kavramlarını tüm yönleriyle tartıştı.

    Programda konuklardan da çarpıcı açıklamalar geldi.. İşte programdan satırbaşları:

    SERDAR TURGUT - AKŞAM GAZETESİ YAZARI

    “EMİN ÇÖLAŞAN’I AKŞAM’DA YAZDIRACAKTIM AMA HÜKÜMET ENGELLEDİ”


    * Başbakan’ın alma dediği gazetelerin tirajları artar. Hürriyet’in ve Milliyet’in de tirajları artacak. Daha önce de böyle oldu.

    * Başbakan’ın “Okumayın” çağrısını antidemokratik bulmuyorum. Aksine bu iktidarın basın konusunda bugüne dek yaptığı en demokratik şey.

    * Görmediğiniz, duymadığınız çok şey var. Şu anki durum askeri rejimden daha kötü..

    * Türkiye’de özgür basın filan yok. Basın özgürlüğü konusunda faşistik bir düzen var. Darbe döneminde bile Türk basını bu kadar baskı altında olmamıştır.

    * Olur da Doğan Grubu’na el konulursa Türkiye faşist bir rejime gider. Bu nedenle ben Hürriyet’e yapılan bu haksızlığa karşı duruyorum.

    * Emin Çölaşan’ı Akşam Gazetesi’nde yazdırmak istedim ama bu konudaki çalışmalarımı bu hükümet engellemiştir. Gayri resmi ve sizlerin duymadığı inanılmaz baskılar yaptılar. Bilinmeyen çok şey var.

    ALİ SİRMEN - CUMHURİYET GAZETESİ YAZARI

    “KARŞIMIZDA MEDYA TARAFINDAN ŞIMARTILMIŞ BİR BAŞBAKAN VAR!”


    * Siyasetçiler basını beğenmezler. Ama unutmasınlar ki basının düzeyi, örneğin 5’ten 8’e çıkarsa o siyasetçiler parlamentoya giremezler. Çünkü basının düzeyi neyse siyasetçinin düzeyi de odur.

    * Bir ankete göre Türkiye’nin %70’i okumuyor. Okumayan ve cahil bir toplumla karşı karşıyayız. Cehalet üzerine saltanat kurmuş bir iktidar tabii ki okumayın der. Oysa ki tüm kutsal kitaplar ‘Oku!’ diye başlar.

    . Karşımızda tüm medya tarafından şımartılmış bir başbakan var. Bugüne dek çok şey görmezden gelindi.

    * Deniz Feneri ancak Almanya’da ayyuka çıktıktan sonra Doğan Grubu’nda yer aldı. Oysaki ondan önce baskı altında tutulan, yok olmaya terk edilen Kanaltürk’te bu olaylar vardı.

    * Başbakan da soruyor; “Neden bugüne kadar bunları söylemiyordun, bunun altında başka bir şey mi var?” Ama tabii ki demokratik bir mantıkla değil düz mantıkla söylüyor.

    * Basın itibarını kaybetti deniyor. Madem ki basın itibarını kaybetti neden siyasetçilerin çocukları, oğulları medya kuruluşu sahibi olmak için bu kadar iştiyakle hareket ediyor?

    * Basındaki sermaye bir türlü bir araya gelmiyor. Yani baskı bana yapılınca kötü diğerine yapılınca mübah tavrı var.

    * Beğenmediğiniz medya halkın istekleri doğrultusunda oluşmuş bir medyadır.

    * Basının bir takım şeyleri dile getirmesi gerek. Mesela kamuoyu neyin gemi, neyin gemicik olduğunu bilmezse nasıl karar verip oy verecek?

    * AKP’nin lideri sosyal demokrat olduğunu söyleyen CHP liderinden daha zeki ve AKP’nin izlediği yol ve yöntemler daha akıllıca.

    * AKP 6 yıldır sivil bir darbeyi adım adım yürütüyor ve medya bunu yıllardır görmedi.


    * Yargı bağımsızlığına güvenmiyorum, bağımsızlıklar kalkmasın demek demokrasiyi reddetmektir.

    * Asla kimseye aptal demiyorum. Ama %50’sinin ilkokul düzeyinde eğitime sahip olduğu bir toplumda iktidar olan herkes cehalet üzerine iktidar kurar. Hangi parti olursa olsun.

    ORHAN ERİNÇ - TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ BAŞKANI

    “GAZETECİNİN YOK AMA SİYASETÇİNİN KAYBEDECEK ÇOK ŞEYİ VAR”


    * Gazetecinin kaybedecek bir şeyi yok ama siyasetçinin kaybedecek çok şeyi var. O yüzden siyasiler hep iyi taraflarının yansıtılmasını istiyorlar.

    * Eskiden en hızlı dönem Demokrat Parti’nin son dönemiydi. O dönemde muhalefet ve iktidar zaman zaman yan yana gelir anlaşır, bahar havası denen mola dönemleri yaşanırdı. 2002’den bu yana bahar havası molası verilmiş değil. Sürekli bir gerginlik söz konusu.

    AHMET ÖZAL - ANAVATAN PARTİSİ İSTANBUL BELEDİYE BAŞKAN ADAYI

    “HAMAMA GİREN TERLER!”


    * Hamama giren terler. Bunu kabul etmek lazım. Tabii ki zaman zaman özel hayatınız da haber olacaktır. Önemli olan yalan haber yapılmaması.

    * Babam hakkında inanılmaz karikatürler yapıldı, yazılar yazıldı ama kimseyi mahkemeye vermedi. O zaman hoşgörü ve tolerans hakimdi.

    * Böyle giderse ilişkiler iyi bir yere gitmez, bunun ceremesini de halk çeker.

    * Basının desteklediği siyasetçiler her zaman seçim kazanmadı, çoğu zaman da kaybetti.

    * Tayyip Erdoğan 1994’te belediye başkan adayı iken basın tarafından desteklenmedi ama kazandı. Halk her zaman basının dediğini yapmıyor.

    * Hiçbir başbakan basının desteği konusunda Tayyip Erdoğan kadar şanslı olmadı. Ama zaten çoğunluk biri bana oy veriyor tavrı hakim olmaya başladığı zaman ortam bozuluyor.

    * Türkiye’de serbest medya ortamı oluştuğundan beri darbe olmuyor. Eskiden TRT’nin önüne bir tank koyarlardı. Şimdi bu kadar çok medya kuruluşu var. Hepsini bir günde denetim altına almak mümkün değil.

    * Adelet sisteminin bu kadar siyasallaştığı, baskı rejiminin hakim olmaya başladığı bir ortamda ben milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasına da karşıyım. Onları da içeri alırlar.

    * Ergenekon ve vergi cezası gibi meseleler ekonomideki kötü durumu örtmek için yaratılan suni gündemdir.

    * 29 Mart’tan sonra memura emekliye zam olmayacak, KDV %19’a çıkacak ve emekli maaşlarından da vergi alınacak.

    * 29 Mart’ta AKP güçlü gelirse ortamı seyredin. Bugünkü kriz bayram havası gibi gelecek.

    * Tayyip Erdoğan Hükümeti ömrünü ekonomik nedenlerle tamamlayacak.

    MASUM TÜRKER - TURMOB BAŞKANI

    “DOĞAN GRUBU’NUN BAŞINA GELEN HERKESİN BAŞINA GELEBİLİR”


    * Doğan Grubu’na kesilen vergi cezasında teknik olarak ve yorum olarak cezalandırılacak bir durum yok.

    * Şu an ki durumda mükellefin itiraz hakkı yok. İnceleme elemanı denetim yaptığı zaman ceza tarhiyatı gelmeden önce raporun mükellefe ulaşması gerekir ki kendini savunsun. Bu olayda bu uygulanmamıştır.

    * Başbakan gazete okumayın diyorsa sizin bir kısmınızın işsiz kalmasını istiyor demektir.

    * 29 Mart’tan sonra İMF ile anlaşma imzalanacak. Şartları bile bellidir.

    * Turgut Özal da 1987 seçimlerinden sonra ertesi gün her şeye zam yaptı. Çünkü siyasiler seçimden önce gerçeği anlatamazlar, suçu da medyada ararlar. Ama medya olmazsa özgürlük olmaz.

    DERYA SAZAK - MİLLİYET GAZETESİ YAZARI

    “BU HABERLERİ YAPMAZSAK LİDERLER PUTİNLEŞİR”


    * Başbakan’ın özel hayatla ilgili itirazında kaçırdığı bir nokta var. O haberlerde kamusal bir taraf var. Kılıçdaroğlu tarafından bir takım ortaklıklar ortaya çıkarıldı. Gazeteler bunları haber yaptı. Daha önce de Deniz Feneri ile ilgili yolsuzluklar ortaya kondu. Bunlar tabii ki haber yapılacaktı.

    * Bunları haber yapmazsanız liderler güçlenir, Putinleşir ve kapalı bir rejime doğru gidilir.

    * 1984 ile 1987 arasında medyayı arkasına alan Özal ikinci iktidar döneminde neredeyse bir tek adam durumuna meyletti. 2.5 gazete kalacak sözü tarihe geçti. Erdoğan da böyle, ikinci dönem sendromu yaşıyor.

    * Ancak Sabancı, Koç gibi birkaç büyük grubun karşılayabileceği kadar bir teminat yatırmazsanız olayı mahkemeye götürüp kendinizi savunamazsınız bile..

    * Doğan Grubu’nun bu baskılardan sonra medyadan çekileceğini sanmıyorum.



    --------------------------------------------------
    http://www.haber3.com/news_detail.php?id=453068
    turanium
    turanium
    Moderator


    Mesaj Sayısı : 252
    Kayıt tarihi : 02/12/07

    "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar" Empty Emin Çölaşan yine kovuldu !

    Mesaj tarafından turanium Cuma 20 Mart - 19:05

    Emin Çölaşan yine kovuldu !
    Emin Çölaşan'ın ART'deki programı da yayından kaldırılı.
    20 Mart 2009 / 12:11
    "Emin Çölaşan için inanılmaz baskılar yaptılar" 118298
    ART TV'de, Ergenekon operasyonu kapsamında tutuklanan gazeteci Mustafa Balbay ile birlikte, 4,5 yıldır program yapan gazeteci Emin Çölaşan'a da ''Sansür'' geldi iddiası.

    Pazar günleri saat 11.00'de yayınlanan ''Ankara Rüzgarı'' adlı program tamamen yayından kaldırıldı. Çölaşan, Balbay'ın tutuklanmasının ardından programa CHP Manisa milletvekili Şahin Mengü ile devam etme konusunda Kanal yöneticileri ile anlaşmıştı, ancak yönetim, ilki 22 Mart Pazar günü ekrana gelecek olan programı, tamamen yayından kaldırdı.

    GEÇEN HAFTA ARA VERİLDİ

    Emin Çölaşan ile Mustafa Balbay 2004 Aralık ayından bu yana her Pazar günü, Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek'e ait olan Avrasya TV'de (ART) 'gündemi değerlendiren 1,5 saatlik bir program yapıyordu. Özbek'in tutuklanmasından sonra da program devam etti. ART'nin en çok izlenen programı olan Ankara Rüzgarına, Balbay'ın tutuklanması üzerine geçen Pazar günü ara verildi. Ekrana 1,5 saat süreyle '' Sesimizi duyan yok mu? Mustafa Balbay tutuklandı'' yazısı geldi.

    ŞAHİN MENGÜ'YLE DEVAM EDECEKTİ

    GAZETEPORT'un edindiği bilgiye göre, bu aradan sonra, kanalın patronları arasında yer alan Özbek'in oğlu Ahmet Özbek ve yönetici Lale Şıvgın, Çölaşan ile bir araya gelerek programa nasıl devam edileceğini tartıştı. Sonuçta Balbay tahliye edilene kadar Çölaşan'ın gündemi CHP Manisa milletvekili Şahin Mengü ile devam etmesi kararlaştırıldı. Mengü de kendisine yapılan bu teklifi kabul etti. ART, programla ilgili ''Çölaşan sürpriz bir konukla geliyor. Ankara Rüzgarı devam ediyor'' biçiminde reklam kuşakları da hazırladı.

    Emin Çölaşan ve Şahin Mengü, 22 Mart Pazar günü yayınlanacak ilk programa hazırlanırken, kanal yöneticisi Lale Şıvgın, programdan vazgeçildiğini ve tamamen yayından kaldırıldığını reklamların da yayınlanmayacağını Çölaşan'a bildirdi.

    ''NE OLDU ANLAMADIM''

    Çölaşan'ın bu gelişme karşısında, ''Bu yanlış bir karar. ART'nin en çok izlenen programını yayından kaldırdılar. Mustafa Balbay tahliye oluncaya kadar, programa bir politikacı ile devam kararı aldık. Özellikle bir başka gazeteci istemedik. Bu Balbay'a da haksızlık olurdu. Sayın Mengü ile geçici bir süre için devam edecektik. Kanal yönetimi de başlangıçta çok olumlu davrandı. Reklamlar bile hazırdı. Sonra ne oldu anlamadım. '' dediği öğrenildi….




    --------------------------------------------------------
    http://www.haber3.com/news_detail.php?id=459352

      Forum Saati Paz 19 Mayıs - 3:47